Recep Konuk; 23 Nisan Mazi İle İstikbali Buluşturan, Akılla Duyguyu Birleştiren, Geçmişle Gelecek Arasında Bir Köprüdür.
Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılışının 96’ıncı yıldönümü
olan 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı nedeniyle bir mesaj
yayınlayan Pankobirlik Genel Başkanı Recep Konuk, “23 Nisan
egemenliktir ve egemenliğe sahip çıkmaktır. 23 Nisan istikbaldir, bugün
için çalışırken gelecek nesillerin istikbalini bugünkünden daha çok
düşünmektir” dedi.
Konuk açıklamasında, “23 Nisan çocuk masumiyeti, çocuk coşkusu ve
çocukların neşe ve heyecanından ilhamını almış ve onların 7’sinde
yaşadıkları duyguyu 77’sinde de yaşamalarını sağlayacak bir gelecek
inşası için azmetmektir” diyerek şunları söyledi;
“23 Nisan bir ve bütün yaşama iradesinin Ankara’da Birinci Meclis’te
vücut bulduğu tarihtir. 23 Nisan hür ve bağımsız yaşama kararlılığının
Anadolu ile Trakya’nın dört bir yanının ortak kararı olduğunun ilan
edildiği gündür. 23 Nisan vatan topraklarının tamamında egemenliğin bila
kayd-ü şart millet asliyetine tevdi edildiği gündür. 23 Nisan
istiklalin ve istikbalin Meclisinin ilk toplantısını yaptığı gündür.
23 Nisan 1920’de toplanan terkibiyle milletin hissiyat ve asliyetine
sahip Birinci Meclis, bu vasfıyla millet adına istiklal mücadelesini
sürdürme azminin de sembolü olmuştur. Ve O Meclisin istiklale ve
istikbale kapılarını açtığı 23 Nisan topyekûn bir milletin, varlığını
sürdürme kararlılığının tescil ve ilan edildiği gün olmuştur. O meclisi
oluşturan millet kompozisyonunu ve O Meclisin üstlendiği ve menzile
ulaştırmaya muvaffak olduğu ağır yükü hatırlamak ve hatırlatmak,
unutmamak ve unutturmamak hepimizin görevidir, hepimizin
mesuliyetindedir. O Meclisin ruhunu diri tutmak, O Meclisin heyecanını
canlı tutmak tarihimizden devraldığımız en kıymetli miras, geleceğe
karşı ise en büyük borcumuzdur.”
O MECLİS, DUYGUNUN VE AKLIN MECLİSİ OLMUŞTUR
“23 Nisan 1920’de toplanan O Meclis bize bir birinden güç alındığında ve
bir birine omuz verildiğinde her zorluğun aşılabileceğini öğretmiştir”
diyen Recep Konuk, mesajını şöyle sürdürdü;
“ O Meclis bir ve bütün, hür ve bağımsız yaşamanın milletimizin
karakteri olduğunu ispatlamıştır. Ve O Meclis bu topraklarda yaşayanlara
ve yaşayacaklara birliğimize, bağımsızlığımıza ve ağır bedeller
ödeyerek inşa ettiği milli egemenliğimize vatan topraklarının bütününde
sahip çıkma mesuliyetini emanet etmiştir.
O Meclis hem duygunun hem aklın meclisi olmuştur. Duygunun Meclisidir
çünkü istiklal ve egemenlik uğruna şehit olan evlatlarının, evlatlarına
kendi kuruluşunu ithaf eden meclis O Meclistir. O Meclis aklın
meclisidir, çünkü O meclis millet istikbalinin teminatını çocuklarda
görmüş ve çocukların masumiyetinden, çocukların art niyetsiz
sevgisinden, çocuk dostluğundan, çocukların dürüstlüğünden, çocukların
sevinci de hüznü de paylaşmadaki cömertliğinden fikri ilhamını alan bir
devletin temellerini atmıştır. Egemenlik coşkusu ile çocuk bayramını
buluşturan milletimiz, Ona evrensel bir anlam da yükleyerek dostluk ve
barış ikliminin tüm dünyaya çocuk masumiyeti ve dürüstlüğü ile
yayılmasını da arzulamıştır. Nitekim dün olduğu gibi bugün de çevremizde
yaşanan insanlık dramlarında gönül kapımızı sürekli açık tutan da bu
toprakların medet kapısı olarak görülmesine vesile olan da o fikri ilham
üzerine inşa ettiğimiz duygusal yönü maddi yönüne baskın olan devlet
yaklaşımıdır.
Dünyanın en masum duyguları çocuklarınkilerdir. Onlar sevinçlerinde de,
mutluluklarında da, heyecanlarında da coşkulu, samimi, dürüst ve
paylaşımcıdırlar. Bir çocuğun bir başka çocuğu veya çocukları sevmesi,
kardeş eli uzatması için aynı dili konuşması aynı din, ırk veya
meşrepten olması, zengin ya da yoksul aynı ekonomik sınıftan olması
gerekmez. Çocuk bir tek şeye bakar uzatılan elin tutulmasına. Dünyada
sadece çocuklara ait o samimi heyecan, coşkun mutluluk ve sevinç her
sene kendilerine armağan edilmiş bayram vesilesiyle bizim
topraklarımızda bizim çocuklarımızca ve bizim çocuklarımızın uzattığı el
vesilesiyle bir başka yaşanır 23 Nisan’larda.
Bizim çocuklarımızın tüm dünyadaki kardeşlerinden bir farkı vardır.
Onlar kendi geleceklerini de teminat altına alan egemenlik ruhunun asli
mirasçılarıdırlar. Onlar adlarına bayram armağan eden bir milletin
evlatlarıdır. Ve onlar, adlarına armağan edilen bayramı paylaşmayı
bilen, ev sahipliği yaparak tüm dünya çocuklarına çocuk masumiyeti ile
barış ve kardeşlik havasını teneffüs ettirebilen ve geleceği bu temelde
inşa edebilecek öncü nesillerdir.
Onların bu farkı ve farklılığı gelecekte ne kadar ve nasıl yaşayıp
kendilerinden sonraki nesillere ne şekilde devredecekleri ise bugün
bizim yaptıklarımız ve yapacaklarımızla şekillenecektir. Yani gelecek
nesillerin mesuliyeti bugün bizim üzerimizdedir. Ve bizim yaptıklarımız
ve yapacaklarımız o emanetin ne kadarını asli sahiplerine teslim
edeceğimizi belirleyecektir.”
REFAHI VE ZENGİNLİĞİ HERKESE ULAŞTIRMAK BİZİM BORCUMUZDUR
Konuk, “Biz, Birinci Meclise Anadolu’nun dört bir köşesinden koşup
gelenlerin emanetini taşıdığımızın ve onların o meclise geliş
amaçlarının idrakindeyiz ve onların inşa ettiği değerler manzumesinin
şaşmaz takipçileriyiz” diyerek, mesajını şu sözlerle bitirdi;
“Biz yaşı, mezhebi, meşrebi, kökü, kökeni her ne olursa olsun,
köylüsüyle kentlisiyle, zenginiyle yoksuluyla, kuzeyiyle güneyiyle,
doğusuyla batısıyla bu topraklardaki herkesi bu devletin eşit hisseye
sahip çocukları yapmanın gayretindeyiz. Bu toprakların çocukları olarak
bu toprakların tamamında huzur iklimini egemen kılmak, refahı ve
zenginliği her tarafa ve herkese ulaştırmak bizim hem tarihi
mesuliyetimizdir hem de geleceğe borcumuzdur. Bu mesuliyeti ifa eder,
geleceğe karşı borcumuzu öderken ilham kaynağımız, milletimizin zekâsı
ve geniş ufkudur. Yani çocuk masumiyeti ile inşa edilmiş bir vatan ve
herkese kardeşçe uzatılan eldir.
Bu inançla; istiklal ve ulusal egemenlik mücadelemizin önderi Mustafa
Kemal Atatürk’ü, silah arkadaşlarını, birinci meclisten başlayarak
egemenliğimizin sembolü meclis çatısı altında milletimize hizmet vermiş
ve ebediyete intikal etmiş tüm mebuslarımız ile şehitlerimizi bir kez
daha rahmet ve minnetle anıyorum. Bundan 96 yıl önce hayır dualarıyla
açılan ve Türk Milletinin tarihinde yeni bir dönem başlatan Türkiye
Büyük Millet Meclisi’nin açılışının yıldönümünü ve 23 Nisan Ulusal
Egemenlik ve Çocuk Bayramını kutluyor, çocuklarımızın, coşkun sevinç,
mutluluk ve heyecanını ilelebet yaşanması ve yaşatılması dileğiyle
paylaşıyorum.”