Konuk: "Huzurun bozulmasına müsaade etmemek ülkenin geleceğine sahip çıkmaktır."



31 pancar ekicileri kooperatifinin merkez birliği olan Pankobirlik'in 43'üncü Olağan Genel Kurulu Ankara'da yapıldı. YSK'nın 7 Haziran seçimleri öncesinde verdiği kararı Temmuz ayı sonunda aldığı yeni bir kararla "yok hükmünde" sayarak Pankobirlik Yönetim Kurulu Üyelerinin seçimlerde aday olabilmek için istifa etmelerine gerek olmadığı şeklinde değiştirmesi üzerine Genel Kurula verilen önergeyle Recep Konuk oybirliğiyle tekrar Pankobirlik Yönetim Kurulu Başkanlığına getirildi.

Genel Kurulda, tarımsal girdi temininde Pankobirlik'in ortaklarına sağladığı avantajları rakamlarla ifade eden ve kapsamlı bir sunum yapan Pankobirlik Genel Müdürü Taner Taşpınar, Pankobirlik'in önümüzdeki aylarda otomasyon sistemine geçerek kooperatiflerin stok maliyetlerini de aşağıya çekmeyi hedeflediğini söyledi. Özellikle kimyevi gübrede piyasaya ve diğer kooperatiflerle birliklere göre ortaklarına %10-20 arasında ucuz gübre temin ettiklerini söyleyen Taşpınar ucuz gübre temin etmelerini sağlayan bu stratejilerini gelen talep üzerine ilgili kurumlarla da paylaştıklarını aktardı. Gıda konusunda tüketiciyi bilinçlendirmeye yönelik hazırlıklarda son aşamaya geldiklerini söyleyen Taşpınar pancar şekeriyle ilgili hem belgesel hem de animasyon film hazırladıklarını belirtti.

7 Haziran seçimleri öncesinde milletvekili adayı olabilmek için Pankobirlik Yönetim Kurulu Başkanlığından istifa eden, ancak YSK'nın 28 Temmuz'da, "Pankobirlik'in yapısının kamu meslek kuruluşlarıyla diğer üst birliklerden farklı olduğu" gerekçesiyle Yönetim Kurulu Üyelerinin istifasına gerek olmadığına karar vermesi üzerine Genel Kurulda verilen önergeyle Pankobirlik Yönetim Kurulu Başkanlığına yeniden getirilen Recep Konuk konuşmasının başında Dağlıca'da yaşanan menfur saldırıyı lanetlerken şehitlerimize rahmet, milletimize başsağlığı diledi. Ülkemizin kalkınma yolunda her hamle yaptığında karanlık ellerin huzurumuza kastettiğini hatırlatan Konuk, "Bu hain saldırılar da tıpkı öncekiler gibi milletimizin çelikten iradesine çarpıp geri dönecektir. Bu salon Doğusuyla Batısıyla Türkiye'yi temsil ediyor. Bu salon teröre tek bir ağızdan cevap veriyor: Huzurun bozulmasına müsaade etmemek ülkenin geleceğine sahip çıkmaktır" dedi.

Pankobirlik'in uzunca bir süredir bilanço rakamlarını konuşmadığını, tarım sektörünün geleceğine yönelik somut projeleri müzakere ettiğini vurgulayan Konuk, "Ülkemizdeki kooperatiflere ve birliklere bakıldığında Pankobirlik, kuruluş amacı olan üyelerine ucuz girdi temininden üyelerinin ticari faaliyet alanını genişletmeye kadar her alanda en etkin birliktir ve başarılarıyla da kooperatifçilik alanında herkesten bir adım öne çıkmıştır. Bu kurum artık bilanço rakamlarına bakıp ne yapacağız diye tasalanmak yerine daha çok ne yapabiliriz diye konuşan, düşünen bir kurumdur. Bu pozisyon, kurumumuzun bu pozisyonu bence her şeyden daha değerlidir. Çünkü eğer ortada izahı gerektirecek bir bilanço varsa kafalar bahaneye çalışır. Ancak başarılarla güçlenip, gözünüzü ufka dikmişseniz mazeret aramaz marifet sergilemeye başlarsınız.



Allah’a şükür 10-15 sene önce iki yakasını bir araya getirmeye çalışan, kooperatif mağazalarının ihtiyaçlarını temin etmek için hesaba kitaba boğulan Pankobirlik bugün, dünyadaki her yeniliği üreticisinin ayağına getirecek kudrete kavuşmuş, dünya ile yarışmanın hesabını yapar hale gelmiştir. Geldiğimiz bu nokta pancar tarlasındaki üreticimizden kooperatiflerimize, mağazalardaki, işletmelerimizdeki mesai arkadaşlarımızdan Pankobirlik çalışanlarına kadar herkesin ortak gayretinin neticesidir" dedi.
Pankobirlik Genel Kurulu vesilesiyle 31 pancar kooperatifinin bir araya geldiğini belirten Konuk, "Her ne kadar kooperatiflerimizin isminde 'pancar' varsa da bu salonun temsil ettiği 1.6 milyon çiftçi ayçiçeğinin de üreticisidir, patatesin de, mısırın da üreticisidir. Besicilik de yapar, süt de üretir. Meyve de bizim işimizdir, sebze de bizim işimizdir. O nedenle bu salon pancarı konuştuğu kadar hayvancılığı konuşmakla da mükelleftir, diğer ürünleri konuşmaya da mecburdur" diyerek sözlerini şöyle sürdürdü:
"Biz bu salonda asli faaliyet alanımızı, yaptıklarımızı ve yapacaklarımızı konuşmak üzere toplanıyoruz. Ancak hepimiz biliyoruz ki, bu salonda temsil edilen, 64 ildeki, yaklaşık 7.500 köyde yaşayan 1.6 milyona yakın çiftçi ortağımızın tek meşgalesi, tek üretim kalemi pancardan ibaret değil. Ve biz uzunca bir süredir şunu diyoruz, çiftçi her ne üretiyorsa ya da üretebilecekse o ürün de bizim ilgi alanımızdadır, tarım sektörünün her meselesi bizim meselemizdir. Tarım sektörünün geleceği bizim geleceğimizdir. Eğer tarım sektörünü hedefe taşıyan gemi su alırsa pancar üreticisinin de ayağı ıslanır, buğday üretenin de, mısır üretenin de, ayçiçeği üretenin de besicinin de, süt üreticisinin de. Ayçiçeğinin boynu eğrilirse pancarın yeşili de solar. Rahmetin sadece pancar tarlasına yağması çiftçiyi refaha taşımaz. Çünkü bu salondakilerin temsil ettiği kitlenin geleceğinde şeker pancarı nasıl vazgeçilmez ürünse, bölgesine ve iklimine göre diğer ürünler de vazgeçilmezdir. Bu salon nasıl şeker pancarı tarımını korumak için önlem alıyorsa, şeker pancarına yönelen tehditlerde sesini yükseltiyorsa, diğer ürünler için de aynı hassasiyeti taşımak mecburiyetindedir.

Bu salonun hassasiyeti, bu salonun gayreti tek başına yeterli mi? Yetmez. Bu salondakilerin sesi başka salonlarda da yankı bulacak, başka mekânlarda da yükselecek ki rahmet buğday tarlasına da, mısır tarlasına da, ayçiçeği tarlasına da, patates tarlasına da, pancar tarlasına da düşecek.”

Konuşmasının sonunda tarım sektörünün yönetimde ve karar mekanizmalarında temsilinin önemine değinen Konuk, geçmiş dönemlerde Meclis Genel Kurulunda tarım sektörünü ilgilendiren bir kanun tasarısı müzakeresindeki tutanakları okuyarak örnek gösterdi. "Eğer o toplantıda tarladan gelen birisi olsaydı belki söyleyeceği bir cümle, yapacağı küçük bir katkıyla milyonlarca çiftçinin hanesinde çok büyük etkiye vesile olabilirdi" diyen Konuk, kendisinin siyasetteki misyonunun tarladaki bakış açısını ve beklentiyi Meclis koridorlarına taşımak olduğunu ifade etti.

Konuk'un konuşmasından sonra söz alan Bor Pancar Ekicileri Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Baykal yaptığı konuşmada terörü lanetlerken, Ereğli Pancar Ekicileri Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Akbel hem Konya Pancar Ekicileri Kooperatifi, hem Konya Şeker, hem de Pankobirlik Genel Kurulunda gördükleri bilanço rakamlarından gurur duyduklarını ifade etti. Mustafa Akbel, Yeni Zelanda'daki bir süt kooperatifini örnek gösterdiği konuşmasında bir ay içerisinde üç ayrı genel kurulda çizilen vizyonun dünyayla yarışacak bir vizyon olduğunu belirterek "Bu başarılı tabloya imza atanlara" teşekkür etti. Ankara Pancar Ekicileri Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı M.Muhittin Bıyıkoğlu da yaptığı konuşmada bilanço rakamlarının mükemmelliğine dikkat çekerek, emeği geçen herkese teşekkür etti.

Konuşmaların ardından bir önceki hesap dönemi ile Yönetim ve Denetim Kurulları oybirliğiyle ibra edilirken önümüzdeki dönemin programı da, yine oybirliğiyle kabul edildi.