BU KLİNİK ÇİFTÇİMİZE HİZMET EDECEK
Türkiye'de bir ilk gerçekleşti. İştirakimiz bünyesindeki Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi'nde, ülkemizin tarımsal üretimi için önemli bir adım atıldı. Üniversite, Kurum ve Çiftçi işbirliğinde aynı amaca hizmet edecek klinik Konya'da açıldı.
ÜLKE TARIMINA ÖNEMLİ HİZMETLER VERECEK KLİNİK AÇILDI
Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi bünyesinde, ülke tarımı ve çiftçisine hizmet verecek olan Türkiye'nin ilk ve tek Tohum ve Bitki Sağlığı Kliniği açıldı.
Üniversitenin konferans salonundaki açılış törenine PANKOBİRLİK Genel Başkanı ve Konya Pancar Ekicileri Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Ramazan Erkoyuncu, Yönetim Kurulu üyeleri Ramazan Turan, Zafer Bülbül, Celal Balcı, Anadolu Birlik Holding yöneticileri, Konya Şeker yöneticileri, Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erol Turan, Mütevelli heyeti Başkanı Prof. Dr. Mehmet Kılıç, kliniğin kurucusu Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bitki Hastalıkları Uzmanı, Tarım ve İklim Değişiklikleri Uygulama Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Kubilay Kurtuluş Baştaş, akademisyenler ile öğrenciler katıldı.
BAŞKAN ERKOYUNCU : "ÇİFTÇİMİZ İÇİN ÜRÜN HASTALIKLARI BÜYÜK BİR SORUNDUR. HASTALIKLAR TARIMIN ÇÖKÜŞÜDÜR. UMARIM BU KLİNİK SORUNLARIMIZI ÇÖZECEKTİR"
Bitki sağlığının, tarımsal üretimde ve sürdürülebilir tarımda çok önemli olduğunu ifade ederek konuşmasına başlayan PANKOBİRLİK Genel Başkanı ve Konya Pancar Ekicileri Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Ramazan Erkoyuncu, kliniğin açılmasında emeği geçenlere teşekkür etti.
Çiftçiler için hastalıkların büyük bir sorun olduğunu ifade eden Genel Başkan Ramazan Erkoyuncu, "Bu hastalıklar tarla için adeta bir beladır, tarımın çöküşüdür ya da hastalığı def edersek de kurtuluşudur. Toprak hastalığı, Tohum hastalığı ve ürün hastalığı zor bir durum. Eskiden biz birkaç ilaç atardık, başka da ilaç yoktu. Ama şimdi buğdaya bile çokca ilaç var. Mesela bu kök hastalığı başlı başına bir derttir. Biz bu kök hastalığını pancarda çözebilirsek çifçimiz için, kurumumuz için, ülkemiz için önemli bir ürün kaybını önlemiş oluruz. Çiftçimiz deneme yanılma yoluyla hastalıklarla kendince mücadele ediyor. Bazen denersin olur, bazen olmaz, bu da bir nevi ARGE değil mi, tabii bunun da bir bedeli oluyor. Teknik konularda deneme, yanılma da çare olmuyor. Çiftçimizin ürününde yaşadığı sıkıntıyı, bilimsel olarak laboratuvar ortamında değerlendirebilir ve sağlıklı sonuçlara ulaşabilirsek bundan bütün ülke ekonomisi fayda sağlar. Bu anlamda bu kliniğin çok başarılı sonuçlar almasını umut ediyor ve bekliyorum. Çok basit gelebilir ama bir laboratuvar ortamında, birisi işte mikrobu bulmuş, bakteriyi bulmuş, faydalıyı - zararlıyı ayırmış. Hasta olan bir kök çürüklüğü iyileşmiş. Öncelikle bir çiftçi kuruluşu başkanı olarak, bir çiftçi olarak hakikaten çok etkilendim ben. Bazılarına göre sıradandır ama bana göre çok önemli. Tarımda birinci önceliğimiz su, kuraklık bizim için, çiftçilerimiz için, ülkemiz için çok önemli. Ürünlerimizin, bitkilerimizin iklim değişikliklerine, kuraklığa dayanıklı olmasıyla ilgili çalışmaları da çok önemsiyorum. Bütün mesele bundan sonrasında üniversite, kurum, çiftçi iş birliğini çok sağlıklı hale getirmek ve ilerletmektir. Bu klinik vesilesiyle, üniversite, kurum ve çiftçi arasında işbirliği köprüleri de kurulur. İyi niyet çerçevesinde helal, hukuklu, akla yatan her şey yapılır, uygulanır. Hep birlikte çok çalışarak sağlıklı sonuçlar alabiliriz.” diye konuştu.
BAŞKAN ERKOYUNCU : "KLİNİKTE ELDE EDİLEN OLUMLU SONUÇLAR GELECEK ADINA UMUT VERİCİ"
Klinikte elde edilen somut ve olumlu gelişmelerin tarımsal üretimin geleceği adına umut verici olduğunu kaydeden PANKOBİRLİK Genel Başkanı Ramazan Erkoyuncu, konuşmasını şöyle tamamladı.
"Çiftçilerimizin ürünlerindeki tedavilerde dışa bağımlılığını bitirecek çalışmaların yapılacağı, bitkilerdeki hastalıkların teşhisini ve tedavisini ön planda tutarak, çiftçiye yol gösterecek, en önemlisi tarımsal üretimde ürün kayıplarını engelleyecek olan Konya Gıda ve Tarım Üniversitemizin akademik kadrosunun başta bölgemiz çiftçisinin ürettiği ürünleri ilgilendiren bitki hastalık ve zararlılarıyla mücadele için bizzat üreticimizle entegre olarak yürüttüğü kapsamlı bir işbirliği çalışması neticesinde kurulan "Tohum ve Bitki Sağlığı Kliniğinin" açılışını gerçekleştiriyoruz. Kliniğin bilimsel verileriyle üreticimizin tarlada yüzyüze olduğu ürün hastalıklarına karşı verdiği mücadele bilgilerinin örtüştürülmesiyle ortaya çıkmış somut sonuçlara ve geleceğe dair umut verici gelişmelere şahit olduk. Kliniğimizin faaliyete geçmesinde emeği geçen üniversitemiz yönetimine, öğretim üyelerine ve yardımcı ekibine teşekkür ediyorum. Tüm çiftçilerimizi, her türlü ürün hastalığında buraya davet ediyorum. Hepimize hayırlı olsun" dedi.
Klinik hakkında detaylı bilgi veren Bitki Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Kubilay Baştaş, "Bitki sağlığı sürdürülebilir tarım ve ormancılığın yanında biyoçeşitliliğin ve ekosistemin korunması açısından küresel bir öneme sahiptir. Tarımsal ürünlerin gıda güvenliğine uygun ve kaliteli bir şekilde üretiminde, bitki sağlığı hayati bir rol oynamaktadır. İklim değişikliği bu organizmalar ve ortam değişikliği için önemlidir. Bugün ülkemizde yetiştirilen 100’den fazla kültür bitkisinde ekonomik düzeyde zarar yapan ve sayıları giderek artan 552 adet önemli hastalık, zararlı ve yabancı ot bulunmaktadır. İnsanlar ektiklerini değil, hastalık, zararlı ve yabancı otlardan arta kalanları hasat etmekte ve bunların bir kısmını da yine depolarda zararlılara kaptırmaktadırlar. Tarımsal mücadelede bilinen tüm yöntemleri olabildiğince bir arada ve dengeli kullanarak, bitkileri etkin biçimde hastalık, zararlı ve yabancı otların etkilerinden korumak, çevre ve insan sağlığına olumsuz etkilerini de en aza indirgemek ana amaçtır. Bu amaçlar için ülkemizde bir üniversite bünyesinde ilk kez Tohum ve Bitki Sağlığı Kliniğimiz, Konya Gıda ve Tarım Üniversitesinde kurulmuştur" dedi.
AR-GE potansiyeline sahip Tohum ve Bitki Sağlığı Kliniği'nin, öncelikle bölgemizde ve Türkiye genelinde farklı bitkilerde büyük sorunlar oluşturan hastalıkların güncel durumunun belirlenmesi, doğru ve sağlıklı tedavi yöntemlerinin uygulanması açısından araştırmacılara, çiftçilere yol göstereceğine vurgu yapan Prof. Dr. Kubilay Baştaş, "Üretimde hastalıklı tohumların ekilmesi, büyük verim kayıplarına sebep olurken firmalar açısından prestij kaybıyla birlikte yüksek maddi kayıplara da neden olmaktadır. Bu nedenlerle, konu büyük önem arz etmektedir. Hastalıkların büyük bir kısmına bitkinin tohum aşamasında teşhis ve müdahale edilmesi ile çok daha sağlıklı ve ilaç kullanımının minimum düzeyde olduğu ya da hiç olmadığı, yüksek verimin elde edildiği çevre dostu organik bitkisel üretim, kliniğimizin ilk sıradaki önemli çıktılarıdır. Ayrıca, teşhisi yapılacak hastalıklara karşı dayanıklı yeni bitkisel çeşitlerin belirlenmesi, tohum ve bitki hastalıkları testlerinin Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi bünyesinde yapılması ile dışa bağımlılık ortadan kalkarken, üreticilere en yakın ve en düşük maliyetle hastalık teşhisi ve mücadele önerileri konusunda imkan sağlanılması, tohumda, tarlada yada seralardaki hastalıkların erken teşhisi ile çok büyük ekonomik kayıpların önlenmesi, yüksek seviyede kazançların elde edilmesi temel amaç ve hedeflerimizdir" diye konuştu.
BAŞTAŞ: "BAKTERİ İZOLATIMIZ ÜRÜNLERİ KURAKLIĞA KARŞI DAYANIKLI HALE GETİRDİ. BİTKİ STRESİNİ YENDİ"
Tohum ve Bitki Hastanesi gibi hizmet verecek olan bu klinik için 7-8 ay öncesinden AR-GE çalışmalarını başlattıklarını belirten kliniğin kurucu akademisyeni, Bitki Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Kubilay Kurtuluş Baştaş, "Bir yandan bitkileri, ürünleri etkin ve zararlı hastalıklardan koruyacak şekilde, diğer yandan da çevre ve insan sağlığını olumsuz olarak etkilemeyecek teknolojilere sahip olmak zorundayız. Bu kapsamları içerecek şekilde tohumdan bitkinin gelişimine, hasattan hasat sonrasındaki bütün sorunları ele alabilecek ilk ve tek kliniğimizi Konya Gıda ve Tarım Üniversitemiz'de oluşturduk. Bu süreç 7-8 ay önce başladı, tüm paydaşlardan destek aldık. Numuneler alarak denemeler yaptık. Tarımsal üretimde ürün kayıplarını en aza indirecek ve ülke ekonomisine önemli katkı sağlayacak çalışmaları uyguladık. Şeker pancarı başta olmak üzere patates, buğday ve diğer tarım ürünlerinde biyolojik mücadelemizde başarılı sonuçlara ulaştık. Bilindiği üzere iklim değişikliği günümüz tarımının en büyük sorunlarından biridir. Küresel ısınmaya bağlı sıcaklık artışları ve kuraklık tarımsal faaliyetleri önemli oranda azaltmakta yada sınırlandırmaktadır. Bu klinik kuraklığın etkileriyle mücadele konusunda da önemli roller üstlenecek. Konya'nın çok özel kurak bölgelerinden ve daha farklı bitkilere sahip alanlarından 4000 (dört bin) civarında yeni özel bakteri elde ettik ve bu bakterilerin bitki hastalıklarına karşı, kuraklığa karşı, iklim değişikliğinden oluşan streslere karşı kullanabilirmiyizi denedik ve son derece başarılı sonuçlarımız var. Tohum ve bitki kliniğimizin faaliyetleri kapsamında yapılan çalışmalarda elde edilen bu binlerce faydalı bakteri izolatımız başta bitki hastalıklarının mücadelesi olmak üzere bitkilerin kuraklığa karşı dayanıklılık kazanmasına neden oldu. Bir sonraki adımımız olan, hastalıkları önlemede ve kuraklığa karşı bitkiyi koruyan bu bakterilerin nanoteknolojik yöntem ve materyaller kullanılarak çifçilerimizin hizmetine sunma aşamasına gelinmiştir. Bu başarılı sonuçları da buradan açıklamaktan gururluyuz. Kliniğimizin açılmasında ve gelişmesinde destekleri olan başta PANKOBİRLİK Genel Başkanımız Sayın Ramazan Erkoyuncu olmak üzere Sayın Mütevelli heyeti başkanımıza, Sayın Rektörümüze, sevgili asistanım Araş. Gör. Mustafa Alp Arslan Umarusman’a sonsuz teşekkür ediyorum" dedi.
Konuşmaların ardından kliniğin açılışı kurdele kesilerek yapıldı. Başkan Erkoyuncu, kliniği gezerek çalışmalar hakkında bilgi aldı.